İstanbul’da doğdu. Henüz çok küçükken müziğe olan ilgisini keşfeden ailesi tarafından konservatuara kaydı yaptırıldı. Olağanüstü yeteneği ve disiplinli çalışmaları ile başarılı bir öğrencilik dönemi geçiren Aşkın, Prof. Ayhan Turan’ın sınıfından mezun oldu. 12 yaşında ilk resitalini veren Aşkın, 15 yaşına geldiğinde tüm Paganini Kaprisler’i çalıyordu. Müzik eğitimine Londra’da bulunan Royal College of Music’de Rodney Friend ve The City Univercity’de Yfrah Neaman ile devam etti. Ustalar, Ruggierro Ricci ve Dorothy Delay ile kısa süreli çalışmaları olan Aşkın, Mastır ve Doktora programlarını bitirerek yurda döndü.

İTÜ’de 1998’de Doçent, 2006’da Profesör unvanlarını aldı. Aynı çatı altında, 1999’dan 2012’ye dek Müzik İleri Araştırmalar Merkezi’nin (MIAM) kurucusu ve eş-başkanı olarak akademik görevlerini ve sanatsal faaliyetlerini sürdürmüş olan Aşkın, 2008-2012 yılları arasında Türk Müziği Devlet Konservatuarı Müdürlüğü görevini yerine getirdi.

Müzik otoriteleri tarafından günümüzün önde gelen keman virtüözlerinden biri olarak tanınan ve tanıtılan Aşkın; Cobos, Dmitriev, Yoel Levi, Shlomo Mintz ve Ida Haendel gibi dünyaca ünlü müzisyenler ile aynı sahneyi paylaştı. Dünyanın dört bir yanında, Amerika, Avrupa, Ortadoğu, Asya ve Afrika’da bulunan birçok sanat merkezinde konserler verdi ve çeşitli festivallere katıldı. Bulgaristan, Sirbistan, Polonya, İsrail ve İsviçre gibi ülkelerde gerçekleştirilen uluslararası yarışmalara jüri üyesi olarak davet edildi.

Kalan Müzik sanatçısı olan Aşkın, değerli bestecilerimiz U.C.Erkin ve N.K.Akses’e ait konçertoların ilk CD kaydını gerçekleştirdi. Çağdaş Türk eserlerinin yanı sıra, besteleri kendisine ait olan birçok eseri albüm haline getirdi.

Cihat Aşkın


    2006 yılında, dünya keman literatüründe bir ilk olan Kreutzer 42 Etüd albümü yayınlandı. Keman ve başka enstrümanlar için aranjmanlar ve film müzikleri ile ilgili çalışmalar yaptı, radyo ve TV kayıtları gerçekleştirdi. Kalan Müzik’in yanı sıra Warner Classics ve CPO firmaları ile çalıştı.

    Menuhin ve Flesch yarışmaları dâhil birçok ödülün sahibi olan Aşkın, 2002’de Roma Foyer des Artistes ve 2009’da The J. F. Kennedy Center for the Performing Arts - Gold Medal ödüllerine layık görüldü. İstanbul Oda Orkestrası ve 2007 Mart ayında Aşkın Ensemble oda müziği topluluğunu kurarak, günümüzün kaliteli müzik ihtiyacına cevap verebilmek üzere yurtiçi ve yurtdışında konserler vermeye başladı.

    Tecrübelerini gelecek nesillere aktarmak amacı ile Cihat Aşkın ve Küçük Arkadaşları (CAKA) ismini verdiği projesini 2004 yılında hayata geçiren Aşkın, Türkiye’nin dört bir yanında keşfedilmeyi bekleyen nice yetenekli çocuğun eğitimi ve gelişimini desteklemek için keman ustalık sınıfları ve mini konserler düzenlemeye başladı. CAKA, Andante’nin düzenlediği 2011 Donizetti Klasik Müzik Ödülleri’nde Yılın Klasik Müzik Etkinliği ödülüne layık görüldü. Sanatçı, 1999-2010 yılları arasında İsrail’de bulunan Keshet Eilon Keman Ustalık Sınıfları fakülte üyesi olarak görev yapmıştır.

    Basın tarafından “Bu toprağın kemancısı” olarak onurlandırılan sanatçıya, Yalçın Tura, Ertuğrul Oğuz Fırat, Arda Ardaşes Agoşyan ve Oğuzhan Balcı, kendi besteledikleri keman konçertolarını ithaf etmişlerdir.

    Sanatçı, konserlerinde Jean-Baptiste Vuillaume (1846) ve Joseph Gagliano (1796) kemanları ile çalmaktadır.

    CAKA, Cihat Aşkın ve Küçük Arkadaşları

    "Keman çalmaya başlamanın yaşı yoktur; tıpkı mutluluğa başlamanın yaşının olmadığı gibi."
    Cihat AŞKIN

    CAKA, Vizyon

    Ulusal ve uluslararası alanda keman çalmayı özendirmek ve yaygınlaştırmak, aynı zamanda da yetenekli genç kemancıların keşfedilerek uluslararası alanda kariyer imkânlarına yönlendirilmesini sağlamaktır. Projede yetenekli genç kemancılar keşfedilerek ulusal ve uluslararası alanda kariyer imkânları desteklenmektedir.

    Projeyi Türkiye’nin önde gelen keman virtüözlerinden Cihat Aşkın yönetmektedir.

    Gençler; Türkiye’nin tüm şehirlerinden, konservatuar veya müzik okullarından ya da hiç eğitim almamış adaylar arasından seçilmektedir. Keman çalma yetilerini keman çalma yeteneğine dönüştürmeyi hedefleyen bu proje ile gençler uluslararası performans ve müzik ortamlarında desteklenmektedirler.

    Sürdürebilirlik;

    Projenin uzun dönemli amacı çocukların kültür ve sanat elçileri olmasıdır.

    CAKA projesi 2001 yılından beri faaliyetlerini kendi çabası ile gerçekleştirmektedir. Sürdürülebilir ve periyodik keman eğitimleri ile birlikte keman yaz okulu ve kış okulları gibi toplu eğitimlerin sürdürülmesi ve keman festivallerinin gerçekleştirilmesini planlamaktadır.

    Hem ulusal hem de AB düzeyinde uygulanabilecek yeni keman eğitimi yöntemlerinin paylaşımı hedeflenmektedir. Dolayısıyla projeden faydalananlar müzik vasıtası ile başka ülkelerdeki müzik ortamlarında kişisel kariyerlerini geliştirip sürdürme olanağına sahip olacaklardır.

    Türkiye’de keman eğitiminin tarihsel gelişim süreci batı müziği eğitimi süreci ile paraleldir:

    Ülkemizin çağdaş sanat eğitimi ile birlikte bu proje çerçevesinde İstanbul’da bir “CAKA Keman Eğitim Merkezi” kurulması İstanbul’un kültür ve sanata verdiği önemi gösteren bir nitelik taşıyacaktır.

    Tüm çalışmalar bu merkezden idare edilecektir.

    Eğitim Felsefesi;

    Bu proje ile Türkiye'de yeni bir müzik eğitim sistemi yaratma amacı güdülmektedir.

    — skolâstik zihniyetten uzak
    — yaratıcı ve üretici
    — yerel kültür ve özelliklere sahip çıkarak saygı gösteren
    — öğrencinin yeteneğini geliştiren
    — yeteneği ölçüsünde çalışmalar yaparak bireysel olarak ilerleten
    — üniforma olarak biçilmiş kalıpların her bünyeye uymayacağını ifade ederek her yeteneğe saygı gösterilmesini savunan.

    Yapılanlar & Uygulamalar:

    CAKA projesi kapsamında 2006 yılından itibaren tamamen özel kurum ve kuruluşlar ile enstrüman bağışı yapan sanatseverlerin destekleriyle çalışmalar ve konserler gerçekleştirilmiştir.

    Eğitimler;

    1 - Keman
    2 - Müzik Teorisi
    3 - Müzik Kültürü
    4 - Atölye Çalışması (Masterclass
    ) 5 - Oda Müziği (Toplu Çalışma)

    CAKA KAYSERİ

    12 yıl önce başlayan CAKA projesi Bursa, İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin ve Afyon’dan sonra Kayseri’de. Fikret Eren’in girişim ve katkılarıyla bu idealist proje Modern Sanat Akademisi’nde eğitim vererek yeni yeteneklerin keşfedilmesinde önemli bir rol üstlenecektir.